İhtiyari Arabuluculuk kapsamındaki uyuşmazlık türleri nelerdir sorusunun cevabı, Bütün mahkemelerin baş köşesinde yazılı olduğu üzere hiç şüphesiz ki adalet mülkün temelidir. Yani devletin esası adalettir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın dokuzuncu maddesinde yargı yetkisinin Türk milleti adına tarafsız ve bağımsız mahkemelerce kullanılacağı hüküm altına alınmış olup, adaleti sağlamak mahkemelerin en temel görevidir. Yine anayasanın “Hak arama hürriyeti” başlıklı otuz altıncı maddesinde; herkesin meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu düzenlenmiştir. Hak arama özgürlüğü kapsamında yetkili yargı mercilerine başvurma hakkı mevcut olmakla birlikte bazı durumlarda tarafların yargı mercilerine başvurmadan mağduriyetlerini gidermeleri ve menfaatlerine kavuşmaları mümkün olabilmektedir. Taraflara bu imkanı tanıyan müessese ise alternatif bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olan arabuluculuk faaliyetidir. Arabuluculuk faaliyeti tarafsız ve bağımsız üçüncü kişi konumunda olan arabulucu tarafından yürütülür. Arabulucu yargılama yapmaz. Arabulucunun temel görevi tarafların ihtiyaçlarına odaklanmalarını sağlamak ve ortak çözüm üretmelerine yardımcı olarak uyuşmazlığın tarafların kendi getirdikleri çözümler doğrultusunda çözülmesini sağlamaktır. Bu açıklamalarımızdan anlaşılacağı üzere arabuluculuk faaliyetinin temeli, eşitlik ve gönüllülük ilkelerine dayalı olup arabuluculuk faaliyeti kazan&kazan prensibini benimseyen alternatif bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Zorunlu ve ihtiyari arabuluculuk olmak üzere iki alt başlık altında karşımıza çıkan arabuluculuk faaliyeti neticesinde hızlı, ekonomik ve barışçıl yöntemlerle çözüme kavuşan uyuşmazlık sayısının her geçen gün artması ile doğru orantılı olarak arabuluculuk yoluna başvuru sayısı da aynı hızla artmaktadır.
Ülkemizde yakın denebilecek bir geçmişte başvurulmaya başlayan ve kısa süre içerisinde uyuşmazlıkların kazan&kazan esasına dayalı olarak çözümüne imkan sağlaması sayesinde oldukça tercih edilen bir uyuşmazlık çözüm yöntemi haline gelen arabuluculuk faaliyeti, bireylerin uyuşmazlıklarını mahkeme dışında hızlı, ekonomik ve barışçıl olarak gidermelerinin bir yoludur. Arabuluculuk faaliyeti içerisinde bireyler tarafsız ve bağımsız bir uzmanın gözetiminde uyuşmazlıklarını çözme amacıyla ortak bir paydada buluşabilmek için bir araya gelirler. Arabulucu, özel yöntem ve teknikleri ile tarafları masada tutarak, aralarındaki iletişim tıkanıklarının giderilmesine, tarafların ihtiyaçlarına odaklanmalarını sağlayarak karşılıklı özveri ve iş birliği içerisinde kendi çözümlerini bulmalarına yardımcı olur.
Peki İhtiyari Arabuluculuk Kapsamında Giren Uyuşmazlık Türleri Nelerdir?
Arabuluculuk faaliyeti, ilgili kanunlar doğrultusunda dava ön şartı olarak görülebileceği gibi, ihtiyari bir yöntem olarak da tercih edilebilmektedir. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun birinci maddesinin ikinci bendinde arabuluculuk faaliyetinin “yabancılık unsuru taşıyanlar da dâhil olmak üzere, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarının çözümlenmesinde uygulanacağı” hüküm altına alınmış, ailece içi şiddet iddiasını içeren uyuşmazlıklar ise arabuluculuğa elverişli değildir denilmek suretiyle açıkça kanun kapsamı dışında bırakılmıştır.
İlgili kanunlarda zorunlu dava şartı olarak belirtilen işçi-işveren uyuşmazlıkları, ticari ve tüketici uyuşmazlıkları ile ilgili olarak da tarafların ihtiyari arabuluculuk yoluna başvurarak süreci ihtiyari arabuluculuk kapsamında çözüme kavuşturmaları mümkündür. Özetle taraflar dilerse, zorunlu dava şartı kapsamındaki;
- İş Hukukundan Doğan Uyuşmazlıklar,
- Tüketici Uyuşmazlıkları ve
- Ticari Uyuşmazlıklar ile ilgili olarak da ihtiyari arabuluculuk yoluna başvurabilirler.
Bunlar dışında ihtiyari arabuluculuk faaliyetine elverişli konulara örnek verecek olur isek :
- Boşanma Sonrasındaki Mal Paylaşımı Uyuşmazlıklarında:
Boşanmanın sonucu olarak karşımıza çıkan mal paylaşımı ile ilgili uyuşmazlıklar, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği nitelikte olmaları sebebiyle arabuluculuğa elverişlidir. Dolayısıyla tarafların mal paylaşımları ile ilgili uyuşmazlıklarının çözüme kavuşturulması için ihtiyari arabuluculuk yolunu seçmeleri mümkündür.
- Tazminat Hukuku Kapsamındaki Uyuşmazlıklarda :
Hem maddi hem de manevi tazminat davaları arabuluculuğa elverişlidir. Yasalarla zorunlu dava şartı kapsamına alınmamış olan maddi ve manevi tazminat konuları ile ilgili uyuşmazlıkların çözümü için ihtiyari olarak da arabuluculuk yöntemine başvurulması mümkündür.
- Borç&Alacak&Sebepsiz Zenginleşme Konularındaki Uyuşmazlıklarda :
Yine tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri özel hukuk uyuşmazlığı kapsamında olan borç&alacak ve sebepsiz zenginleşme konuları ile ilgili olarak ortak bir çözüme ulaşabilmek için taraflar birlikte arabuluculuk yolunu seçebilirler.
- Miras Mal Paylaşımına İlişkin Uyuşmazlıklarda :
Emredici hükümlere ve kamu düzenine aykırı olmamak şartıyla, mirasçıların serbestçe tasarruf yetkilerinin olduğu konularla ilgili olarak arabuluculuğa başvurmaları mümkündür.
- İş Kazalarından Doğan Uyuşmazlıklarda :
Öncelikle burada da “serbest tasarruf” konusuna değinilmelidir. Herhangi bir iş kazasının meydana gelmesi durumunda kazanın tespiti için arabulucuya başvurmak mümkün değildir. Ancak iş kazası sonrasındaki maddi taleplerle ilgili uyuşmazlıklar arabuluculuğa elverişlidir.
- Tüketici Mahkemelerinin Parasal Sınırı Altında Kalan Uyuşmazlıklarda :
Taraflar dilerse tüketici hakem heyetleri yerine ihtiyari arabuluculuk yolunu seçebilirler.
Özetle; ihtiyari arabuluculuğa sayısız örnek verilebilecek olup, taraflar, üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği her türlü özel hukuk uyuşmazlığı ile ilgili olarak arabuluculuğa başvurabilirler.
İhtiyari Arabuluculuk Başvuru Süresi
Genel olarak dava öncesinde ve davanın her aşamasında arabuluculuk talebinde bulunulması mümkündür. Dava açılmış olması, arabuluculuk sürecine başvurmaya engel değildir.
Ancak ihtiyari arabuluculuk sürecinin yürütülebilmesi için taraflardan birinin başvurusu üzerine; “uyuşmazlığın ihtiyari arabuluculuk yolu ile çözümlenebilmesi için arabulucu aracılığı ile iletilen ihtiyari arabuluculuk faaliyetine davetin”; diğer taraf/taraflarca otuz gün içerisinde kabul edilmesi gerekmektedir.
Arabuluculuk hakkında daha fazla bilgi için Alfa Arabuluculuk’u takip ediniz.